Türk ozanı (Üsküp 1884 – İstanbul 1958) Üsküp ve Selanik’te çeşitli okullarda okuduktan sonra, düzenli bir öğrenim görebilmesi için 1902’de İstanbul’a gönderilen Yahya Kemal, Vefa lisesine girdi. İstanbul’da kaldığı süre içinde, Edebiyat-ı Cedide ozanlarının yapıtlarını inceledi. İrtika ve Malumat dergilerinde Agâh Kemal adıyla şiirler yayımladı. Hacı Arif bey’den musiki dersleri alırken tanıştığı Şekip Bey adlı bir gencin isteklendirmesiyle 1903’te Paris’e gidip Jön Türkler arasına katıldı ve bir yıl süreyle Fransızcasını ilerletti. 1904’te Paris Siyasal Bilimler Yahya Kemal Beyatlı Kimdir-Hayatı eserleri Okulu’na yazıldı. Edindiği yeni görüş açısına dayanarak bir yandan Türklerin Anadolu’ya gelişlerinden sonraki tarih sürecinde gösterdikleri etkinlikleri değişik bir açıdan değerlendiren çalışmalar yaparken, bir yandan da Fransız Edebiyat çevreleriyle ilişki kurdu. Fransa’nın Grenoble kentine yerleşti. Öğrenimini yarım bırakarak 1933 yılında İstanbul’a dönen Sait Faik, kısa bir süre Halıcıoğlu Ermeni Yetim Mektebi’nde Türkçe Öğretmenliği yaptı. Bir ara ticarete atıldıysa da çok geçmeden vazgeçti. Babasının ölümünden sonra, belli bir işle uğraşmayan Abasıyanık, babasından kalan mirasla geçimini sağlayarak, kendini hikâyeciliğe Sait Faik Abasıyanık Kimdir Hayatı ve Eserleri verdi. 1925-1928 yılları arasında İstanbul Sultanisi’nde şiirler yazmaya başlayan Abasıyanık, ilk hikâyelerini Bursa’da yazdı. 1929 yılında Milliyet gazetesinin sanat sayfasında ilk hikâyesi yayımlandıktan sonra, yazmaya ağırlık verdi. Varlık, Ağaç, Yaprak, Servet-i Fürun-Uyanış, Yeni Ses, Yenilik gibi dergilerde yayımlanan hikâyeleriyle dikkatleri üzerinde topladı. Çok geçmeden, gözlemci ama anl
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder